Müdürü kızdıran zafiyet!

Üç ayrı intihar eylemine sahne olan Başkent’te güvenliğin Allah’a emanet olduğunu gösteren bir olay yaşandı. 17 Mart’ta Ankara Emniyet Müdürlüğü görevine başlayan Mahmut Karaaslan, üç gün boyunca “tebdil-i kıyafet” ile güvenlik denetimi yaptı, Başkent caddelerinde çalıntı plaka takılı bir araçla dolaştı.Çiçeği burnununda emniyet müdürü Karaaslan emniyetçe aranan “çalıntı” plakalı araçla bin 400 MOBESE kamerası tarafından 24 saat izlenen bulvar ve cadde gibi ana arterlerde dolaştı. 41 plakanın takıldığı araç hiç bir polis ekibince çevrilmedi, Ankara’nın 513 noktasındaki MOBESE ve PTS (Plaka Tanıma Sistemi) kameralarınca da tespit edilemedi.

Mahmut Karaaslan, 19, 20 ve 21 Mart günleri, çalıntı plaka taktığı araçla yaptığı “gizli” denetimde hiçbir kontrol noktasında durdurulmamasına çok sinirlendi. Bu olaydan sonra Karaaslan’ın başta MOBESE’den sorumlu müdürler olmak üzere asayiş kontrollerini koordine eden polis şeflerini sert biçimde uyardı.

HACİZLİ ARAÇLAR

Türkiye çapında uygulanan ve MOBESE adı verilen Kent Güvenliği Yönetim Sistemi’nde sadece çalıntı ve adli makamlarca aranan araçlara ilişkin kayıtların tutulduğu öğrenildi. MOBESE’lerde sistemin ağır çalışmasına neden olduğu gerekçesiyle hacizli-yakalamalı ya da APB diye bilinen “ikiz” plakalara ilişkin bir kaydın tutulmadığı belirlendi.

17 Şubat’ta Merasim Sokak’ta Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na ait askeri servis otobüslerini hedef alan intihar eyleminde polise “çalıntı” ihbarı yapılan bombalı bir araç kullanılmıştı. PKK üyesi Abdulbaki Sömer, İzmir’den çalıntı ihbarı yapılan 34 HF 3100 plakalı araçla intihar saldırısı düzenlemişti. Eylemde 29’u askeri personel şehit olmuş, 61 kişi de yaralanmıştı.