SES Mersin Şubesi torba yasasına giren fiili hizmet süresi zammı ile ilgili açıklamalarda bulundu. Şube yönetim kurulu üyesi Yılmaz Bozkurt, Fiili hizmet süresi zammı (yıpranma payı) ile Çalışırken ve emeklilikte insan onuruna yakışır ücret taleplerini yıllarca kararlı bir şekilde savunduklarını söyledi. Bozkurt, “Mücadelemiz sonucunda bu gün eksik de olsa fiili hizmet süresi zammı torba yasaya dahil edilmiştir.Öncelikle belirtmeliyiz ki emekçilerin özlük hakları böyle torba yasalara sığmaz. Torba yasada yer alan düzenlemeler sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin taleplerini karşılamamaktadır” dedi.
Bozkurt , torba yasada önerilen düzenlemeleri ise şu şekilde açıkladı;
1-Fiili Hizmet Süresi Zammı (Yıpranma Payı) ile ilgili düzenlemeye göre;
• Sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin tümünü kapsamamaktadır. Sadece 1219 sayılı yasa kapsamına giren sağlık mesleklerini kapsamaktadır.
• Geçmiş çalışma sürelerini de kapsamamaktadır.
• Her yıla 60 gün sınırlaması getirilmiştir. Ve fiili çalışma süresini kapsamaktadır.
• Özellikli birim ayrımı bulunmamaktadır.
Önerimiz: 10 yılı aşkındır yoğun olarak dillendirdiğimiz ve 2014 yılında sağlık emek ve meslek örgütlerinin ortak bir yasa tasarısına dönüşen talebimiz nettir. (Yasa önerimiz ektedir)
• Sağlık ve sosyal hizmet işkolunda çalışan tüm emekçileri kapsamalıdır. (sağlık hizmetleri sınıfı, yardımcı sağlık hizmetleri sınıfı, sosyal hizmetleri sınıfı, teknik hizmetler sınıfı, genel idare hizmetleri sınıfı, yardımcı hizmetler sınıfı)
• Geçmiş çalışma sürelerini kapsamalıdır.
• Fiili hizmet süresinin de çalışma yeri ve yoğunluğuna bağlı olarak 180 ile 60 gün arasında düzenlenmesini ve fiili hizmetten yararlanmada “fiilen çalışma şartının” kaldırılmasını talep etmekteyiz.
2-Torba yasa önerisinde sadece hekimlere yönelik emeklilik maaşlarına bir artış önerilmektedir. Bu yaklaşım, emekçiler arasında ayrıma neden olmaktadır. Çalışma barışını zedeleyen bu önerinin sakıncalar doğuracağı aşikârdır.
Önerimiz: Çalışma yaşamını olumsuz etkileyen performans uygulamasından vazgeçilmelidir. Emekçiler arasında ayrımcılık yaratmadan tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçilerine ödenen sabit ödemeler emekliliğe yansıtılmalıdır.
3. Uluslararası sağlık hizmetlerinin (sağlık turizmi) döner sermaye gelirlerinin yarısının hekimler ve diş hekimlerine dağıtılacağı önerilmiştir.Sendikamız sağlık turizmi anlayışına karşı çıkmaktadır. Çünkü bir ülkede bulunan tüm insanlar (göçmen, turist, vatandaş) aynı sağlık hizmetlerinden faydalanmalıdır. Bu tür ayrımlar sağlık hizmetlerinin bütünlük ilkesini bozmaktadır. Bu itirazımızla birlikte;Önerimiz: Gelirden kaynaklı dağıtılacak ek ödemelerin tüm emekçileri kapsayacak şekilde dağıtılması gerekir.
Tüm bu önerilerimizle birlikte seçim öncesi vaat edilen, emekçilerin hakkı olan 3600 ek gösterge ile ilgili düzenlemenin yasada yer almasının yanı sıra her gün yaşadığımız sağlıkta şiddetin de artık siyasi iktidarın gündeminde olması ve buna ilişkin çözümler üretmesini ve yine sağlık emek ve meslek örgütlerinin hazırlayıp mecliste grubu bulunan partilere ilettiği şiddet yasa tasarısı önerimizin de bu düzenlemelerle birlikte ele alınmasını istiyoruz.