Akdeniz’de yıllardır süregelen bilinçsiz ve kontrolsüz avlanma faaliyetleri, deniz ekosistemini derinden sarsıyor. Uzmanlara göre özellikle dip trolü gibi yıkıcı yöntemlerin yaygın şekilde kullanılması, sadece avlanan balık türlerini değil, tüm deniz yaşamını tehdit ediyor. Ekosistemin dengesi bozulurken, pek çok türün nesli tükenme riskiyle karşı karşıya. Akdeniz’in mavilikleri, bugün hiç olmadığı kadar sessizleşiyor.
Aşırı Avcılık Ekosistemi Çökertiyor
Balıkçılık faaliyetlerinin deniz yaşamına etkisi uzun süredir tartışma konusuyken, özellikle son yıllarda artan aşırı avcılık, sorunları daha görünür hale getirdi. Dip trolü gibi deniz tabanını tarayan yöntemler, yalnızca hedeflenen balık türlerini değil, aynı zamanda deniz dibinde yaşayan birçok canlıyı da yok ediyor. Bu durum, deniz ekosisteminin temel taşlarını ortadan kaldırırken, besin zincirinde büyük boşluklara neden oluyor. Uzmanlar, bu tür avlanma tekniklerinin tamamen yasaklanması gerektiğini ifade ediyor.
Akdeniz Fokları Yok Olmanın Eşiğinde
Akdeniz, küresel iklim krizinin en çok etkilediği denizler arasında yer alıyor. Sıcaklık artışları, habitat kayıpları ve insan müdahalesi gibi nedenlerle birçok tür yaşam alanını kaybediyor. Bu türlerden biri de Akdeniz Fokları. Zaten sayıları oldukça az olan bu nadir memeliler, bilinçsiz avlanma ve kıyı tahribatı nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Uzmanlar, fokların korunması için daha fazla koruma alanı oluşturulması ve kıyı faaliyetlerinin sıkı şekilde denetlenmesi gerektiğini vurguluyor.
Denizlerde Canlı Kalmayabilir
Bilinçsiz avcılığın sürdüğü koşullarda, deniz yaşamının tümü risk altında. Uzmanlar, bu gidişatın durdurulmaması halinde önümüzdeki yıllarda denizlerde balık dahil hiçbir canlı türünün kalmayabileceğini belirtiyor. Denizlerdeki biyolojik çeşitliliğin hızla azaldığına dikkat çeken uzmanlar, sürdürülebilir avcılık yöntemlerinin benimsenmemesi halinde gelecek nesillerin deniz canlılarını yalnızca kitaplardan tanıyabileceğini söylüyor.
Mersin ve Çevresi Alarm Veriyor
Akdeniz kıyısında yer alan Mersin, hem iklim değişikliğinin hem de aşırı avlanmanın etkilerini en ağır hisseden bölgeler arasında. Denizdeki sıcaklık artışı, müsilaj oluşumları ve habitat tahribatı, bölgedeki birçok balık türünün yaşamını tehdit ediyor. Özellikle yaz aylarında artan deniz trafiği ve plansız balıkçılık faaliyetleri, ekosistemin iyice dengesini bozuyor. Uzmanlar, Mersin başta olmak üzere tüm kıyı kentlerinde denetimlerin artırılması gerektiğini belirtiyor.
Acil Önlem Çağrısı
Deniz bilimciler ve çevre örgütleri, ilgili kurumlara acil önlem çağrısında bulunuyor. Avcılık kotasının belirlenmesi, deniz koruma alanlarının genişletilmesi, sürdürülebilir balıkçılığın teşvik edilmesi ve halkın bilinçlendirilmesi gibi adımların atılması gerektiğini ifade ediyorlar. Aksi halde yalnızca ekonomik değil, ekolojik bir çöküşün de kaçınılmaz olacağı belirtiliyor.
Haberle ilgili daha fazlası: #akdeniz #kontrolsüz avlanma
